Ereğli’ye bağlı Ormanlı beldesinde yaşayan Niyazi Yılmaz, askerlik görevini yaptığı Yassıada’da dönemin başbakanı Adnan Menderes’in son günlerine tanıklık ettiğini söyledi. Adnan Menderes’i çok sevdiğini söyleyen Yılmaz, yasak olmasına rağmen Menderes’i Celal Bayar’la görüştürdüğünü ifade etti.
20 Kasım 2012 22:08
1960 yılında yapılan ihtilalde asker olan Ormanlılı Niyazi Yılmaz, (74) o günlere tanıklık eden isimlerden biri. 1958 yılında vatani görevini yapmak için İstanbul’a giden Niyazi Yılmaz, ihtilal sonrasında Yassıada’da görev yapmak için seçilen askerler arasında yer aldı. 3 sene boyunca askerliğini sürdüren Niyazi Yılmaz, Yassıada’da tutuklu bulunan dönemin Cumhurbaşkanı Celal Bayar, Başbakan Adnan Menderes ve bakanların koğuşlarının önünde nöbet tuttu. O dönemde amcası Suat Başol’un da milletvekili olarak Adnan Menderes ile birlikte tutuklu olduğunu belirten Niyazi Yılmaz, Adnan Menderes’i çok sevdiğini, asker olduğu dönemde elinden geldiği kadar Adnan Menderes’e yardım etmeye çalıştığını kaydetti. Yılmaz, o dönemlerde başlarında bulunan sorumlu yarbaya generalin bile selam verdiğini ifade etti.
Niyazi Yılmaz’ın Yassıada’da nöbet tuttuğunu ve Adnan Menderes ile olan diyaloğunu gün yüzüne çıkartan Ormanlı Lisesi edebiyat öğretmeni olarak görev yapan Recep Çetin, Ormanlı ile ilgili olarak yazdığı kitabında yer alan olayla ilgili araştırma yaptığı sırada Niyazi Yılmaz ismine ulaştığını söyledi. Çetin, kitabında o günlere de yer verdiğini ifade etti. Askerlik için İstanbul’a giden Niyazi Yılmaz, 2 sene İstanbul’da kaldıktan sonra özel seçilen askerlerin içerisinde kendisinin de yer aldığını ve 1960 yılında Yassıada’ya gittiğini kaydetti.
“İDAMA MAHKUM OLSAM BİLE İYİLİK YAPARDIM” Dönemin Cumhurbaşkanı Celal Bayar, Başbakanı Adnan Menderes ile birlikte amcası Suat Başol’un da tutuklu olduğunu belirten Niyazi Yılmaz, amcasının orada olduğunu bilmeleri halinde kendisinin de büyük sıkıntı yaşayacağını bildiğini ifade etti. Yılmaz, “1958 yılında askerlik için İstanbul’a gittim. Eğitimimi orada gördüm. 29 Mayıs’ta ihtilal olduktan sonra beni Yassıada’ya gönderdiler. Yassıada’ya gittiğimiz akşam alarm çaldı. Alarm çalınca iskeleye koştuk. Mahkumları getirdiler. Tek sıra halinde koğuşlarına yerleştirdiler. Sabah kalktığımızda bana 5 numaralı binayı verdiler. 5 numaralı binada Zonguldak milletvekilleri vardı. Abdullah Akın ve Necati Tanyolaç. Bunlarla tanıştım. Onlar babamı çok iyi tanıyorlardı. Onlara elimden gelen iyiliği yaptım. Beni idam etselerdi bile yine onlara iyilik yapardım. Daha sonra beni 1 numaralı koğuşa verdiler. 1. koğuşta Adnan Menderes, ikinci koğuşta Celal Bayar, 3. koğuşta Ethem Menderes, Refik Koraltan eski meclis başkanı, diğer koğuşlarda bakanlar kurulu vardı.” ifadelerini kullandı.
“KAPILARI BİLEREK AÇIK BIRAKTIM” Niyazi Yılmaz, “O zaman Adnan Menderes’in koğuşunun başında teğmen vardı. Teğmen hava almak için dışarıya çıktı. O gidince Adnan Menderes tuvalete gitmek istediğini söyledi. Benim Adnan Menderes’i tuvalete götürürken diğer mahkumlarla görüşmemesi için kapıları kapatmam lazımdı. Kapıları kapatmadım. Kapıları kapatamayınca Adnan Menderes diğerleriyle selamlaştı. Sonra tuvalete girdi. Çıktıktan sonra koğuşuna girdi ve kapıları kapatmadığım için bana teşekkür etti. Kapıları Adnan Menderes’in arkadaşlarıyla görüşmesi için bile bile kapatmadım. Adnan Menderes’i seviyordum. Bana ‘Nerelisin’ diye sordu. Ben de Ereğlili olduğumu ve amcam Suat Başol’un milletvekili olduğunu söyledim. Suat Başol’un amcam olduğunu söyleyince gözlerinden yaş aktı.” şeklinde konuştu.
“İSMAİL SIDAL 80 İHTİLALİNDE EREĞLİ BELEDİYE BAŞKANI OLDU” Yassıada’da askerlik görevini tamamladıktan sonra memleketi Ereğli’ye geri dönen Niyazi Yılmaz, 1980 ihtilalinde bölük komutanları İsmail Sıdal’ın Ereğli Belediye Başkanı olduğunu ve iş istemek için gittiğinde kendisini tanımadığını söyledi. Kendisini İsmail Sıdal’a tanıttığını belirten Yılmaz, “Yassıada’da iken bende Thomson marka silah vardı. Tabancayla oynarken silah ateş aldı. O dönem bizim başımız da bölük komutanı olarak İsmail Sıdal vardı. Beni o olay için mahkemeye vermeye çalıştı. Sonra mahkemeye vermedi. 1980 ihtilalinde Ereğli belediye başkanı oldu. Kendisinin yanına iş istemeye gittim. Ancak beni tanımadı. Yaşadığımız olayı anlatınca beni tanıdı. Ancak iş konusunda bana yardımcı olamayacağını söyledi. Ben de ondan sonra yanından ayrıldım.” diye konuştu.
