“Ereğli’de 30 Mart’ta bir devrim yapmanızı istiyoruz”
Geceye, AK Parti Zonguldak Milletvekili Prof. Dr. Ercan Candan, Türk Metal Sendikası Ereğli Şube Başkanı Yusuf Ziya Odabaş, AK Parti Ereğli Belediye Başkan Adayı Hüseyin Uysal, AK Parti İlçe Başkanı Fatih Çakır, Türk Metal Sendikası Şube Sekreteri Metin Ercan, Şube Mali Sekreteri Sedat Taşdelen, ERDEMİR işçileri ve eşleri katıldılar. Gecede konuşan AK Parti Zonguldak Milletvekili Prof. Dr. Ercan Candan, şöyle dedi: “Bizim bir Ereğli hayalimiz var. Bu Ereğli hayalimiz ERDEMİR’siz değil. ERDEMİR’in en başında, taç gibi duran bir ERDEMİR. Merkezinde olan ERDEMİR ve merkezinde olan işçiler. Ben bir metalurji profesörü olarak; kok fabrikasındaki çıkan gazın ne kadar zehirli olduğunu, yüksek fırından çıkan sıcaklığın ve radyasyonun ne kadar etkili olduğunu, sıcak haddehanedeki çıkan tufal tozunun ne kadar etkili olduğunu, soğuk haddehanede çıkan kimyasalların ne kadar etkili olduğunu en iyi bilenlerden biriyim. Ve şunu iyi biliyorum ki; Avrupa’nın en iyi üretimini yapan tesisinde çalışan sizler bu tehlikelere, zorluklara rağmen birer kahramansınız. Siz buraya ömrünüzü, hayatınızı verdiniz. Buraya dokunanın biz kafasına taş düşürürüz, bunu bilin. Sizin ayağınıza diken batsa, benim ayağıma taş düşer. Ben Ankara’da elimden gelen tüm gayreti gösteririm. Yeter ki Ereğli ve ERDEMİR’e bir şey olmasın. Bunu bilin. Vakfınızın başına bir olay geldi. (Yönetim Kurulu) Bana geldikleri günün akşamı hemen Maliye Bakanı ile görüştüm. Bu işin arkasındayım. Ercan Candan bu zamana kadar tuttuğu hiçbir şeyi yarıda bırakmadı. Bunu da bırakmayacağım. Biz bunu takip ediyoruz, işçi kardeşlerim hiç merak etmesin. Siz yeter ki bizim elimizden 30 Mart’ta tutun, biz de sonuna kadar, ölümüne kadar yanınızdayız. Sizlerin her ne kadar eli tozlu, yüzü paslı olsa da alnınız, yüreğiniz ak birer kahramanlarsınız. Sizden bir kahramanlık daha istiyoruz. Sendika başkanımızın komutanlığında, Karadeniz Ereğli’de 30 Mart’ta bir devrim yapmanızı istiyoruz. Bunu sizden özellikle istirham ediyorum. Hepinize iyi eğlenceler diliyor, saygılar sunuyorum.”
ODABAŞ, 8. MADDEYİ ANIMSATTI Türk Metal Sendikası Karadeniz Ereğli Şube Başkanı Yusuf Ziya Odabaş da, sendikanın sosyal çalışmaları konusunda bilgi vererek başladığı konuşmasında, şu görüşlere yer verdi: “Geçtiğimiz günkü toplantının ardından ilçede değişik sesler geliyor. Bundan da mutluluk duyuyorum. Demek ki Ereğli’de Türk Metal Sendikası’nın çıtasını bir noktaya getirdik, bazıları da bu konuda rahatsız oluyor. Olması da normaldir. Ama kamuoyu da şöyle bilsin; biz sadece ERDEMİR yetkili bir sendika değiliz. Biz burada, eşlerimizle, çocuklarımızla, çalışanlarımızla örgütlü bir sendikayız. Bunun da her zaman bilsinler. Burada değerli hanımefendilere bir konuyu izah etmek zorundayım. Çünkü bazı insanlar ‘biz kanunsuz iş yapmıyoruz, belediyecilik yapıyoruz’ diyor ama ERDEMİR ile ilgili değişik konularda milletin kafasını bulandırmak istiyor. Doğrudur; biz, kanunsuz hiçbir işin yanında olmayacağız, olmak da istemiyoruz. Ancak 1960’da kurulma çalışmaları başlayan ERDEMİR ile ilgili dönemin hükümeti şirketin özerkliğine ilişkin 8. maddeyi koydu. Bu maddeye göre, ERDEMİR’i yönetenler, istedikleri yeri istimlak edebilirler, istedikleri yere bina yapabilirler, istedikleri yere makine tesisatı kurabilirler. Yaptıkları bina için de yerel yönetimin hiçbir şey sorma yetkisi yoktu. Ama 2006’da ERDEMİR özelleştikten sonra fabrika içinde ruhsatsız yerler olduğu ortaya çıktı. Şimdi bazı insanlar gelip, buraları mühürlemek istiyor. Tabi ki kanunen verilen yetkileri kullanabilirler. Ama bir sanayicinin bir şey yapabilmesi için süre vermesi lazım. ‘Ey sanayici kardeşim, bu kadar insana ekmek veriyorsun, bu kadar kişi evine aş getiriyor. Bunları düzeltmen için de size şu kadar süre veriyorum. Düzeltmezsen kanuni yükümlülükleri yerine getireceğim’ diyebilirsin. Buna saygı duyarız. Ama şu anki belediye başkanımız göreve geldiği yıldan beri sesi çıkmamış, 2006’dan beri sesi çıkmamış, son dönemde, kendisiyle alakalı konular yüzünden gelip, buraları mühürlediği zaman, ERDEMİR’deki işçi kardeşlerim tedirgin oldu.”
“BİZİM ADAYIMIZ UYSAL’DIR” 30 Mart’ta gerçekleştirilecek Yerel Seçimler sürecinde, AK Parti Adayı Hüseyin Uysal’ı desteklediklerini yineleyen Odabaş, şunları kaydetti: “Beni takip edin, elimde yeni belgeler var. Ben belgesiz konuşmam. (İşçilerin ayağa kalkarak ‘Erdemir’e uzanan eller kırılsın’ şeklinde slogan atması üzerine) eller kırılmasın da Allah bildiği gibi yapsın. Bunu hep beraber yolcu edeceğiz. Ben siyaset yapmak istemiyorum ama birileri, ERDEMİR işçisinin kıymetini bilecek, ERDEMİR işçisinin evine getirdiği ekmeğe değer verecek insanla yola yürümek istiyoruz. Benim kişisel bir menfaatim olmaz. ERDEMİR işçisinin menfaati, bizim menfaatimizdir, teşkilatımızın menfaatidir. Burada görev, değerli hanımefendilere düşüyor. Çünkü bir insan yanında eşi, ailesi olmadığı sürece kolu, kanadı kırık demektir. ERDEMİR’de 1700 derecedeki yüksek fırının karşısında çalışan insanın alın terine saygı duymayan, sıcak haddehanede 900 derecenin karşısında üretim yapan, gecesini gündüzüne katan insanlara değer vermeyen, onların ekmeğiyle oynamak isteyen insanlar ada sizin söylemek isteyeceğiniz bir cevap olması lazım. Sizler bizim için önemlisiniz. Sizin emeğiniz bize çok lazım. Bugün de bizim size ihtiyacımız var. Sayın Belediye Başkanı, sizin sosyal tesislerinizi kapattı. Spor sahalarını, Bağlık Gazinosunu kapattı. Orada çalışan 25-30 kardeşimiz işsiz kaldı. Ama kendisi ‘ben sosyal demokratım’ diyor. Bu mudur sosyal demokratlık, bu mudur emeğe saygı duymak? Kimsenin siyasi görüşüne saygısızlık yapma şansımız yok. Ama burada ERDEMİR’in, ERDEMİR çalışanlarının menfaati olduğunda da tek yumruk olacağız. Bundan başka şansımız yok.
Bu tesisin (Büyük Anadolu Ereğli Hotel) kapatılması için dahi dilekçeler veren yerel yönetici bir belediye başkanı ile beraberiz. Burada gerçekleştirdiğimiz etkinliklerden, sizin birlik ve beraberliğinizden rahatsız olan, şu emek için beraber yola çıkmaktan rahatsız olan kişiler ‘nasıl köstek olurum’ diye onun mücadelesini yapıyor. Bunun cevabını sizler vereceksiniz. Ben ülkeye başbakan seçin demiyorum, Ereğli’yi kucaklayacak, sevgiyle Ereğli’nin önünü açacak insan seçin diyorum. Bu da Hüseyin Uysal’dır. Ben sizinle bu yola beraber inandık, beraber yürüyoruz. Bu yolda başarı da ekiple olur. Ben çalışan işçi arkadaşlarıma ve eşlerine güveniyorum. Allah kimseyi işi olup da işsiz bırakmasın. Biz, çalışan arkadaşlarımızın ekmeğine sahip çıkmak için mücadele yapıyoruz. Kişisel hiçbir çıkar ve menfaatim yok. Böyle bir kavgam da yok. Sizin birliğinizden, dava arkadaşı olmanızdan rahatsız olan insanlara 30 Mart günü vereceksiniz. Bizim Ereğli’de belediye başkan adayımız, sonuna kadar arkasında durduğumuz, sizden de sonuna kadar arkasında durmanızı istediğim Hüseyin Uysal’dır, Ona sahip çıkalım. Onun yanında sendikamızın emaneti olan Ayhan Atay arkadaşımıza sahip çıkın.”
AK Parti Ereğli Belediye Başkan Adayı Op. Dr. Hüseyin Uysal da, birlik ve beraberlik gecesinde eşi ile birlikte olmaktan büyük mutluluk duyduğunu dile getirerek, “Buradan tüm işçi kardeşlerimize teşekkürlerimi gönderiyorum. Yüce Rabbim, kardeşliğimizi, yol arkadaşlığımızı daim eylesin diyorum. Sayın milletvekilimiz de Ankara’dan döndü. Belki bizlere ‘Ereğli nasıl?’ diye soracaktır. Ereğli güzel. Ereğli bambaşka güzel. Ereğli kabına sığmıyor. Ereğli, heyecanıyla, coşkusuyla bizleri kucaklamasıyla bambaşka güzel Sayın Milletvekilim. Rabbimden, tüm insanlığa, çevremize ve ailemize sevgimizin, saygımızın bitmemesini diliyorum, hepinize saygılar sunuyorum” diye konuştu.
Geceye, AK Parti Zonguldak Milletvekili Prof. Dr. Ercan Candan, Türk Metal Sendikası Ereğli Şube Başkanı Yusuf Ziya Odabaş, AK Parti Ereğli Belediye Başkan Adayı Hüseyin Uysal, AK Parti İlçe Başkanı Fatih Çakır, Türk Metal Sendikası Şube Sekreteri Metin Ercan, Şube Mali Sekreteri Sedat Taşdelen, ERDEMİR işçileri ve eşleri katıldılar. Gecede konuşan AK Parti Zonguldak Milletvekili Prof. Dr. Ercan Candan, şöyle dedi: “Bizim bir Ereğli hayalimiz var. Bu Ereğli hayalimiz ERDEMİR’siz değil. ERDEMİR’in en başında, taç gibi duran bir ERDEMİR. Merkezinde olan ERDEMİR ve merkezinde olan işçiler. Ben bir metalurji profesörü olarak; kok fabrikasındaki çıkan gazın ne kadar zehirli olduğunu, yüksek fırından çıkan sıcaklığın ve radyasyonun ne kadar etkili olduğunu, sıcak haddehanedeki çıkan tufal tozunun ne kadar etkili olduğunu, soğuk haddehanede çıkan kimyasalların ne kadar etkili olduğunu en iyi bilenlerden biriyim. Ve şunu iyi biliyorum ki; Avrupa’nın en iyi üretimini yapan tesisinde çalışan sizler bu tehlikelere, zorluklara rağmen birer kahramansınız. Siz buraya ömrünüzü, hayatınızı verdiniz. Buraya dokunanın biz kafasına taş düşürürüz, bunu bilin. Sizin ayağınıza diken batsa, benim ayağıma taş düşer. Ben Ankara’da elimden gelen tüm gayreti gösteririm. Yeter ki Ereğli ve ERDEMİR’e bir şey olmasın. Bunu bilin. Vakfınızın başına bir olay geldi. (Yönetim Kurulu) Bana geldikleri günün akşamı hemen Maliye Bakanı ile görüştüm. Bu işin arkasındayım. Ercan Candan bu zamana kadar tuttuğu hiçbir şeyi yarıda bırakmadı. Bunu da bırakmayacağım. Biz bunu takip ediyoruz, işçi kardeşlerim hiç merak etmesin. Siz yeter ki bizim elimizden 30 Mart’ta tutun, biz de sonuna kadar, ölümüne kadar yanınızdayız. Sizlerin her ne kadar eli tozlu, yüzü paslı olsa da alnınız, yüreğiniz ak birer kahramanlarsınız. Sizden bir kahramanlık daha istiyoruz. Sendika başkanımızın komutanlığında, Karadeniz Ereğli’de 30 Mart’ta bir devrim yapmanızı istiyoruz. Bunu sizden özellikle istirham ediyorum. Hepinize iyi eğlenceler diliyor, saygılar sunuyorum.”
ODABAŞ, 8. MADDEYİ ANIMSATTI Türk Metal Sendikası Karadeniz Ereğli Şube Başkanı Yusuf Ziya Odabaş da, sendikanın sosyal çalışmaları konusunda bilgi vererek başladığı konuşmasında, şu görüşlere yer verdi: “Geçtiğimiz günkü toplantının ardından ilçede değişik sesler geliyor. Bundan da mutluluk duyuyorum. Demek ki Ereğli’de Türk Metal Sendikası’nın çıtasını bir noktaya getirdik, bazıları da bu konuda rahatsız oluyor. Olması da normaldir. Ama kamuoyu da şöyle bilsin; biz sadece ERDEMİR yetkili bir sendika değiliz. Biz burada, eşlerimizle, çocuklarımızla, çalışanlarımızla örgütlü bir sendikayız. Bunun da her zaman bilsinler. Burada değerli hanımefendilere bir konuyu izah etmek zorundayım. Çünkü bazı insanlar ‘biz kanunsuz iş yapmıyoruz, belediyecilik yapıyoruz’ diyor ama ERDEMİR ile ilgili değişik konularda milletin kafasını bulandırmak istiyor. Doğrudur; biz, kanunsuz hiçbir işin yanında olmayacağız, olmak da istemiyoruz. Ancak 1960’da kurulma çalışmaları başlayan ERDEMİR ile ilgili dönemin hükümeti şirketin özerkliğine ilişkin 8. maddeyi koydu. Bu maddeye göre, ERDEMİR’i yönetenler, istedikleri yeri istimlak edebilirler, istedikleri yere bina yapabilirler, istedikleri yere makine tesisatı kurabilirler. Yaptıkları bina için de yerel yönetimin hiçbir şey sorma yetkisi yoktu. Ama 2006’da ERDEMİR özelleştikten sonra fabrika içinde ruhsatsız yerler olduğu ortaya çıktı. Şimdi bazı insanlar gelip, buraları mühürlemek istiyor. Tabi ki kanunen verilen yetkileri kullanabilirler. Ama bir sanayicinin bir şey yapabilmesi için süre vermesi lazım. ‘Ey sanayici kardeşim, bu kadar insana ekmek veriyorsun, bu kadar kişi evine aş getiriyor. Bunları düzeltmen için de size şu kadar süre veriyorum. Düzeltmezsen kanuni yükümlülükleri yerine getireceğim’ diyebilirsin. Buna saygı duyarız. Ama şu anki belediye başkanımız göreve geldiği yıldan beri sesi çıkmamış, 2006’dan beri sesi çıkmamış, son dönemde, kendisiyle alakalı konular yüzünden gelip, buraları mühürlediği zaman, ERDEMİR’deki işçi kardeşlerim tedirgin oldu.”
“BİZİM ADAYIMIZ UYSAL’DIR” 30 Mart’ta gerçekleştirilecek Yerel Seçimler sürecinde, AK Parti Adayı Hüseyin Uysal’ı desteklediklerini yineleyen Odabaş, şunları kaydetti: “Beni takip edin, elimde yeni belgeler var. Ben belgesiz konuşmam. (İşçilerin ayağa kalkarak ‘Erdemir’e uzanan eller kırılsın’ şeklinde slogan atması üzerine) eller kırılmasın da Allah bildiği gibi yapsın. Bunu hep beraber yolcu edeceğiz. Ben siyaset yapmak istemiyorum ama birileri, ERDEMİR işçisinin kıymetini bilecek, ERDEMİR işçisinin evine getirdiği ekmeğe değer verecek insanla yola yürümek istiyoruz. Benim kişisel bir menfaatim olmaz. ERDEMİR işçisinin menfaati, bizim menfaatimizdir, teşkilatımızın menfaatidir. Burada görev, değerli hanımefendilere düşüyor. Çünkü bir insan yanında eşi, ailesi olmadığı sürece kolu, kanadı kırık demektir. ERDEMİR’de 1700 derecedeki yüksek fırının karşısında çalışan insanın alın terine saygı duymayan, sıcak haddehanede 900 derecenin karşısında üretim yapan, gecesini gündüzüne katan insanlara değer vermeyen, onların ekmeğiyle oynamak isteyen insanlar ada sizin söylemek isteyeceğiniz bir cevap olması lazım. Sizler bizim için önemlisiniz. Sizin emeğiniz bize çok lazım. Bugün de bizim size ihtiyacımız var. Sayın Belediye Başkanı, sizin sosyal tesislerinizi kapattı. Spor sahalarını, Bağlık Gazinosunu kapattı. Orada çalışan 25-30 kardeşimiz işsiz kaldı. Ama kendisi ‘ben sosyal demokratım’ diyor. Bu mudur sosyal demokratlık, bu mudur emeğe saygı duymak? Kimsenin siyasi görüşüne saygısızlık yapma şansımız yok. Ama burada ERDEMİR’in, ERDEMİR çalışanlarının menfaati olduğunda da tek yumruk olacağız. Bundan başka şansımız yok.
Bu tesisin (Büyük Anadolu Ereğli Hotel) kapatılması için dahi dilekçeler veren yerel yönetici bir belediye başkanı ile beraberiz. Burada gerçekleştirdiğimiz etkinliklerden, sizin birlik ve beraberliğinizden rahatsız olan, şu emek için beraber yola çıkmaktan rahatsız olan kişiler ‘nasıl köstek olurum’ diye onun mücadelesini yapıyor. Bunun cevabını sizler vereceksiniz. Ben ülkeye başbakan seçin demiyorum, Ereğli’yi kucaklayacak, sevgiyle Ereğli’nin önünü açacak insan seçin diyorum. Bu da Hüseyin Uysal’dır. Ben sizinle bu yola beraber inandık, beraber yürüyoruz. Bu yolda başarı da ekiple olur. Ben çalışan işçi arkadaşlarıma ve eşlerine güveniyorum. Allah kimseyi işi olup da işsiz bırakmasın. Biz, çalışan arkadaşlarımızın ekmeğine sahip çıkmak için mücadele yapıyoruz. Kişisel hiçbir çıkar ve menfaatim yok. Böyle bir kavgam da yok. Sizin birliğinizden, dava arkadaşı olmanızdan rahatsız olan insanlara 30 Mart günü vereceksiniz. Bizim Ereğli’de belediye başkan adayımız, sonuna kadar arkasında durduğumuz, sizden de sonuna kadar arkasında durmanızı istediğim Hüseyin Uysal’dır, Ona sahip çıkalım. Onun yanında sendikamızın emaneti olan Ayhan Atay arkadaşımıza sahip çıkın.”
AK Parti Ereğli Belediye Başkan Adayı Op. Dr. Hüseyin Uysal da, birlik ve beraberlik gecesinde eşi ile birlikte olmaktan büyük mutluluk duyduğunu dile getirerek, “Buradan tüm işçi kardeşlerimize teşekkürlerimi gönderiyorum. Yüce Rabbim, kardeşliğimizi, yol arkadaşlığımızı daim eylesin diyorum. Sayın milletvekilimiz de Ankara’dan döndü. Belki bizlere ‘Ereğli nasıl?’ diye soracaktır. Ereğli güzel. Ereğli bambaşka güzel. Ereğli kabına sığmıyor. Ereğli, heyecanıyla, coşkusuyla bizleri kucaklamasıyla bambaşka güzel Sayın Milletvekilim. Rabbimden, tüm insanlığa, çevremize ve ailemize sevgimizin, saygımızın bitmemesini diliyorum, hepinize saygılar sunuyorum” diye konuştu.