Bacağına yapışan keneyi çıkartmak için bisikletiyle hastaneye giderken bir otomobilin çarptığı Sezer Uslucuk, Gökçebey Çok Programlı Lisesi 3. sınıf öğrencisi iken felç kaldı. Bülent Ecevit Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde omirilik ve bacak sinirlerinde zedelenme, kaburgaları ile iki bacağında kırık saptanan, sol kalça kemiğinin ise parçalandığı belirlenen Uslucuk, 3 ameliyat geçirmesine rağmen bir daha yürüyemeyeceği belirtilerek taburcu edildi. Belden aşağısı felç olan Uslucuk, Ankara ve İstanbul’daki 4 farklı hastanede de fizik tedavi görerek ayağa kalkmak için mücadele etti. Doktorların ‘yürüyemez’ teşhisi koyduğu Uslucuk, gördüğü fizik tedaviyle oturabilir duruma geldi. Gencin bacaklarına uzun yürüme cihazı monte edildi. Uslucuk, ayağa kalkabilse de yürüyemediği için tekerlekli sandalyeye mahkum oldu. 1.5 yıl önce annesi Müjgan Uslucuk’u (40) beyin kanamasından yitiren Sezer Uslucuk, yaşadığı zor günleri halter sporuyla tanışmasıyla aştı. Uslucuk, ‘neden halter’ sorusuna “Kendimi kanıtlamak ve engel tanımadığımı herkese göstermek için halter sporu yapıyorum.” sözleriyle dile getiriyor. İlk başladığında 65 kiloda 60 kiloluk halteri kaldırabilen Uslucuk, 5. ayında 55 kiloda 100 kilo halteri kaldırabiliyor. Amacını ise önce Türkiye şampiyonu sonra dünya şampiyonu olarak Türk bayrağını göndere çektirmek olarak sıralıyor.
Tekerlekli sandalyeye mahkum olması, onun için engel teşkil etmiyor. Babasının evin önüne kurduğu asansörle evinden dışarıya rahatlıkla çıkabilen Uslucuk, kendine ait otomobiliyle İlçe Jandarma Komutanlığı’na gidiyor. Burada tekerlekli sandalyesine binen Uslucuk, askerlerin yardımıyla kendisine tahsis edilen spor salonunda hafta içi her gün 2,5 saat idman yapıyor. İdmanlarını tamamladıktan sonra askerin yardımıyla kapının önünde bekleyen otomobiline binen genç sporcu, yaklaşık 5 kilometre mesafedeki evinin önüne geliyor. Aracını garajına park ettiğinde ikinci hazır bekletilen tekerlekli sandalyesine binen Sezer Uslucuk, özel yapılan asansörle evinin ikinci katındaki balkona çıkıyor. Burada evin içinde kullandığı ayrı bir tekerlekli sandalyeye binerek balkon kapısından evine giriyor. 5 ay önce hobi olarak başladığı badiden sonra haltere başlamaya karar veren Uslucuk, “Kendimi kanıtlamak, engel tanımadığımı göstermek için haltere başladım. Çünkü doktorlarım ‘bir umut yok’ demişti. Ben de ayağa kalkarak imkansızı başardım. 5,5 senede çok şey yaşadım. Önce kaza geçirdim, sonra annemi kaybettim. Onun üzerine böyle bir spora başlayıp kendimi kanıtlamak istiyorum. Önce Türkiye şampiyonasına katılıp sonra dünya şampiyonasında kendimi kanıtlamak istiyorum. Bundan sonraki hayalim önce Türkiye şampiyonu olarak milli forma giymek ve daha sonra dünya rekoru kırarak bayrağımı dalgalandırmak istiyorum. Haftada 5 gün 2.5 saat çalışıyorum. Hayalim önce Türkiye şampiyonu olmak ve milli forma altında Türk Bayrağı’nı göndere çektirmek. Ben azmettim. Önce ayağa kalkacak duruma geldim. Sürekli tedaviye gittim, şu anda kendimi kurtarabiliyorum, ayağa kalkabiliyorum. Ama yürüyemiyorum. Önce 60 kilo kaldırdım şimdi 55 kiloda 100 kilo kaldırmaya başladım. Arkadaşlarım bana ‘imkansızı başardın’ diyorlar. Önümüzdeki günlerde yapılacak şampiyona için sponsora ihtiyacım var. Destek olurlarsa çok sevinirim” şeklinde konuştu.
Gökçebey Gençlik Hizmetleri ve Spor Müdürü İsmail Keskin, “Kendisi kaza yapmadan önce benim öğrencimdi. Kazadan sonra okuldan koptu. Kendisi bize gelerek halter için destek istedi. Biz de il müdürlüğümüzden aldığımız malzemeleri yerimiz olmadığı için Gökçebey İlçe Jandarma Karakolu’nun salonuna yerleştirdik. Sezer, burada profesyonel olarak çalışıyor. İlk geldiğinde 60 kilo kaldırıyordu şu anda 55 kiloda 100 kilo kaldırıyor. Kazanın ardından kendi azmiyle bir şeyler yapmaya çalıştı. Engelli bir arkadaşımızın buraya gelip çalışması gerçekten çok zor. Her şey azimle oluyor. Sezer bunu başarmaya çalışıyor.” diye konuştu.
Bacağına yapışan keneyi çıkartmak için bisikletiyle hastaneye giderken bir otomobilin çarptığı Sezer Uslucuk, Gökçebey Çok Programlı Lisesi 3. sınıf öğrencisi iken felç kaldı. Bülent Ecevit Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde omirilik ve bacak sinirlerinde zedelenme, kaburgaları ile iki bacağında kırık saptanan, sol kalça kemiğinin ise parçalandığı belirlenen Uslucuk, 3 ameliyat geçirmesine rağmen bir daha yürüyemeyeceği belirtilerek taburcu edildi. Belden aşağısı felç olan Uslucuk, Ankara ve İstanbul’daki 4 farklı hastanede de fizik tedavi görerek ayağa kalkmak için mücadele etti. Doktorların ‘yürüyemez’ teşhisi koyduğu Uslucuk, gördüğü fizik tedaviyle oturabilir duruma geldi. Gencin bacaklarına uzun yürüme cihazı monte edildi. Uslucuk, ayağa kalkabilse de yürüyemediği için tekerlekli sandalyeye mahkum oldu. 1.5 yıl önce annesi Müjgan Uslucuk’u (40) beyin kanamasından yitiren Sezer Uslucuk, yaşadığı zor günleri halter sporuyla tanışmasıyla aştı. Uslucuk, ‘neden halter’ sorusuna “Kendimi kanıtlamak ve engel tanımadığımı herkese göstermek için halter sporu yapıyorum.” sözleriyle dile getiriyor. İlk başladığında 65 kiloda 60 kiloluk halteri kaldırabilen Uslucuk, 5. ayında 55 kiloda 100 kilo halteri kaldırabiliyor. Amacını ise önce Türkiye şampiyonu sonra dünya şampiyonu olarak Türk bayrağını göndere çektirmek olarak sıralıyor.
Tekerlekli sandalyeye mahkum olması, onun için engel teşkil etmiyor. Babasının evin önüne kurduğu asansörle evinden dışarıya rahatlıkla çıkabilen Uslucuk, kendine ait otomobiliyle İlçe Jandarma Komutanlığı’na gidiyor. Burada tekerlekli sandalyesine binen Uslucuk, askerlerin yardımıyla kendisine tahsis edilen spor salonunda hafta içi her gün 2,5 saat idman yapıyor. İdmanlarını tamamladıktan sonra askerin yardımıyla kapının önünde bekleyen otomobiline binen genç sporcu, yaklaşık 5 kilometre mesafedeki evinin önüne geliyor. Aracını garajına park ettiğinde ikinci hazır bekletilen tekerlekli sandalyesine binen Sezer Uslucuk, özel yapılan asansörle evinin ikinci katındaki balkona çıkıyor. Burada evin içinde kullandığı ayrı bir tekerlekli sandalyeye binerek balkon kapısından evine giriyor. 5 ay önce hobi olarak başladığı badiden sonra haltere başlamaya karar veren Uslucuk, “Kendimi kanıtlamak, engel tanımadığımı göstermek için haltere başladım. Çünkü doktorlarım ‘bir umut yok’ demişti. Ben de ayağa kalkarak imkansızı başardım. 5,5 senede çok şey yaşadım. Önce kaza geçirdim, sonra annemi kaybettim. Onun üzerine böyle bir spora başlayıp kendimi kanıtlamak istiyorum. Önce Türkiye şampiyonasına katılıp sonra dünya şampiyonasında kendimi kanıtlamak istiyorum. Bundan sonraki hayalim önce Türkiye şampiyonu olarak milli forma giymek ve daha sonra dünya rekoru kırarak bayrağımı dalgalandırmak istiyorum. Haftada 5 gün 2.5 saat çalışıyorum. Hayalim önce Türkiye şampiyonu olmak ve milli forma altında Türk Bayrağı’nı göndere çektirmek. Ben azmettim. Önce ayağa kalkacak duruma geldim. Sürekli tedaviye gittim, şu anda kendimi kurtarabiliyorum, ayağa kalkabiliyorum. Ama yürüyemiyorum. Önce 60 kilo kaldırdım şimdi 55 kiloda 100 kilo kaldırmaya başladım. Arkadaşlarım bana ‘imkansızı başardın’ diyorlar. Önümüzdeki günlerde yapılacak şampiyona için sponsora ihtiyacım var. Destek olurlarsa çok sevinirim” şeklinde konuştu.
Gökçebey Gençlik Hizmetleri ve Spor Müdürü İsmail Keskin, “Kendisi kaza yapmadan önce benim öğrencimdi. Kazadan sonra okuldan koptu. Kendisi bize gelerek halter için destek istedi. Biz de il müdürlüğümüzden aldığımız malzemeleri yerimiz olmadığı için Gökçebey İlçe Jandarma Karakolu’nun salonuna yerleştirdik. Sezer, burada profesyonel olarak çalışıyor. İlk geldiğinde 60 kilo kaldırıyordu şu anda 55 kiloda 100 kilo kaldırıyor. Kazanın ardından kendi azmiyle bir şeyler yapmaya çalıştı. Engelli bir arkadaşımızın buraya gelip çalışması gerçekten çok zor. Her şey azimle oluyor. Sezer bunu başarmaya çalışıyor.” diye konuştu.