Orman, bitki ve kuş çeşitliliği bakımından ender rastlanan bir doğa parçası olarak gösterilen Sazköy, Yeşilyayla ve Aşağı İhsaniye köyleri ve civarında ikamet eden vatandaşlar, Demir Madencilik isimli firmanın evlerinin 150 metre yakınına taş ocağı ruhsatı için başvuruda bulunduğunu, buna asla izin vermeyeceklerini kaydettiler. Konuyla ilgili köy sakinleri adına basın açıklaması yapan Saniye Cicibaşoğlu, “Yaşadığımız köyler, Zonguldak ve çevresinin cennet köşelerinden biridir. Filyos Irmağı’nın milyonlarca yılda sabırla oluşturduğu bereketli topraklar üstünde huzur içinde yaşamaya çalışırken kâr hırsından gözü dönmüş şirketler, ne yazık ki bizi rahat bırakmıyor. Daha önceleri termik santral saldırısıyla karşı karşıya kalan köylerimiz, şimdi de taş ocağı tehdidi altında bulunuyor. Demir Madencilik adlı bir şirket, Filyos Irmağı’nın Karadeniz’le buluştuğu deltanın hemen üzerindeki bir tepede aldığı ruhsatı yatırıma dönüştürerek taş ocağı açmak istiyor. Proje hayata geçirildiğinde bir huzur beldesi olan köylerimizde artan kamyon trafiği, vakitli vakitsiz patlayan dinamitler, ortaya çıkan toz yoğunluğu, kırıcı sesleri ve kelleşen orman örtüsü nedeniyle yaşamımız çekilmez hale gelecektir.” şeklinde konuştu. Taş ocağı açtırmamaya kararlı olduklarını ifade eden Cicibaşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Nereden bakılırsa bakılsın, bize ‘ölümlerden ölüm beğen’ diyen bu taş ocağını kabul etmiyoruz. Açtırmamakta kararlıyız. Yapılan araştırmalarda Türkiye’de yaşayan 472 kuş türünün 297’sinin burada yaşadığı tespit edilmiştir. Kuş çeşitliliği açısından köylerimizin bulunduğu alan ülkenin en değerli alanı arasında sayılmaktadır. Çevre Şehircilik Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğünce nadir yetişen kuş türleri bakımından buranın mutlaka korunması gereken bir yer olduğu internet sitelerinde de mevcuttur. Tüm bunlara karşın buralarda taş ocağı açmak üzere bir şirkete ruhsat verilmesi akla da bilime de yaşamın gerçeklerine de aykırıdır. Bu güzellikleri birkaç kuruş kâr için katletmeye çalışmak vatan hainliğidir. Topladığımız 1267 imzayı Valiliğe sunacağız. Bütün Zonguldaklıları yöremizdeki doğa katliamına duyarlı olmaya ve Demir Madencilik’i de projeden vazgeçmeye çağırıyorum.”
KÖY SAKİNLERİ TEPKİLİ
Evlerinin yakınına taş ocağı yapılmak istenmesine tepki gösteren Aşağı İhsaniye köy sakinlerinden Cafer Kınay, “Burada hiç kimse yokmuş gibi 60 bin dönüm alanı talan edecekler. Burada en azından 20 çeşit ağaç ve bitki türü var. Sadece bizim köyde 500 arı kovanı, seracılık ve hayvancılık var. Bunları yok sayamazsınız. Ne zaman başımıza taş düşecek diye korku içinde yaşamaktansa biz böyle bir şeyi asla istemiyoruz.” diye konuştu. Emine Kınay da, “Taş ocağı kurmak istiyorlar biz istemiyoruz. Biz toz toprak içinde yaşayamayız. Bize 150 metre mesafede olduğu için çok yakın. Çoluk çocuğumuzla tedirginiz.” ifadesini kulandı. Aysel Kınay ise bütün nesillerin tehlike altına gireceğini ifade ederek tepki gösterdi. Daha sonra köy sakinleri Vali Ali Kaban ile görüşmek üzere valiliğe girdi. Vali Kaban’ın makamında olmaması nedeniyle köy sakinleri, Vali Yardımcısı Hüseyin Ergi ile görüşerek imzaları teslim etti. Çıkışta gazetecilerin sorusunu cevaplandıran Aşağı İhsaniye Köy Muhtarı Kazım Kınay ve Yeşilyayla Köyü Muhtarı Murat Kaya, şunları söylediler: “Bölgemize Demir Madencilik tarafından yapılacak taş ocağına karşı vali beyle görüşecektik. Kendisi dışarıda olduğu için yardımcısıyla görüştük. Bize bunun olmayacağı söylendi. Yerleşim alanımıza 150 metre mesafede. Bir de çevre köylere su veriyoruz. Bu sondaj kuyularının taş ocağıyla bağlantısı var. Taş ocağında bir tane dinamit atılsa birçok köy susuz kalacak. Ruhsat için başvurulmuş, süreç bekleniyor. Biz şiddetle itiraz ediyoruz.”
11 Mart 2015 16:36
Orman, bitki ve kuş çeşitliliği bakımından ender rastlanan bir doğa parçası olarak gösterilen Sazköy, Yeşilyayla ve Aşağı İhsaniye köyleri ve civarında ikamet eden vatandaşlar, Demir Madencilik isimli firmanın evlerinin 150 metre yakınına taş ocağı ruhsatı için başvuruda bulunduğunu, buna asla izin vermeyeceklerini kaydettiler. Konuyla ilgili köy sakinleri adına basın açıklaması yapan Saniye Cicibaşoğlu, “Yaşadığımız köyler, Zonguldak ve çevresinin cennet köşelerinden biridir. Filyos Irmağı’nın milyonlarca yılda sabırla oluşturduğu bereketli topraklar üstünde huzur içinde yaşamaya çalışırken kâr hırsından gözü dönmüş şirketler, ne yazık ki bizi rahat bırakmıyor. Daha önceleri termik santral saldırısıyla karşı karşıya kalan köylerimiz, şimdi de taş ocağı tehdidi altında bulunuyor. Demir Madencilik adlı bir şirket, Filyos Irmağı’nın Karadeniz’le buluştuğu deltanın hemen üzerindeki bir tepede aldığı ruhsatı yatırıma dönüştürerek taş ocağı açmak istiyor. Proje hayata geçirildiğinde bir huzur beldesi olan köylerimizde artan kamyon trafiği, vakitli vakitsiz patlayan dinamitler, ortaya çıkan toz yoğunluğu, kırıcı sesleri ve kelleşen orman örtüsü nedeniyle yaşamımız çekilmez hale gelecektir.” şeklinde konuştu. Taş ocağı açtırmamaya kararlı olduklarını ifade eden Cicibaşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Nereden bakılırsa bakılsın, bize ‘ölümlerden ölüm beğen’ diyen bu taş ocağını kabul etmiyoruz. Açtırmamakta kararlıyız. Yapılan araştırmalarda Türkiye’de yaşayan 472 kuş türünün 297’sinin burada yaşadığı tespit edilmiştir. Kuş çeşitliliği açısından köylerimizin bulunduğu alan ülkenin en değerli alanı arasında sayılmaktadır. Çevre Şehircilik Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğünce nadir yetişen kuş türleri bakımından buranın mutlaka korunması gereken bir yer olduğu internet sitelerinde de mevcuttur. Tüm bunlara karşın buralarda taş ocağı açmak üzere bir şirkete ruhsat verilmesi akla da bilime de yaşamın gerçeklerine de aykırıdır. Bu güzellikleri birkaç kuruş kâr için katletmeye çalışmak vatan hainliğidir. Topladığımız 1267 imzayı Valiliğe sunacağız. Bütün Zonguldaklıları yöremizdeki doğa katliamına duyarlı olmaya ve Demir Madencilik’i de projeden vazgeçmeye çağırıyorum.”
KÖY SAKİNLERİ TEPKİLİ
Evlerinin yakınına taş ocağı yapılmak istenmesine tepki gösteren Aşağı İhsaniye köy sakinlerinden Cafer Kınay, “Burada hiç kimse yokmuş gibi 60 bin dönüm alanı talan edecekler. Burada en azından 20 çeşit ağaç ve bitki türü var. Sadece bizim köyde 500 arı kovanı, seracılık ve hayvancılık var. Bunları yok sayamazsınız. Ne zaman başımıza taş düşecek diye korku içinde yaşamaktansa biz böyle bir şeyi asla istemiyoruz.” diye konuştu. Emine Kınay da, “Taş ocağı kurmak istiyorlar biz istemiyoruz. Biz toz toprak içinde yaşayamayız. Bize 150 metre mesafede olduğu için çok yakın. Çoluk çocuğumuzla tedirginiz.” ifadesini kulandı. Aysel Kınay ise bütün nesillerin tehlike altına gireceğini ifade ederek tepki gösterdi. Daha sonra köy sakinleri Vali Ali Kaban ile görüşmek üzere valiliğe girdi. Vali Kaban’ın makamında olmaması nedeniyle köy sakinleri, Vali Yardımcısı Hüseyin Ergi ile görüşerek imzaları teslim etti. Çıkışta gazetecilerin sorusunu cevaplandıran Aşağı İhsaniye Köy Muhtarı Kazım Kınay ve Yeşilyayla Köyü Muhtarı Murat Kaya, şunları söylediler: “Bölgemize Demir Madencilik tarafından yapılacak taş ocağına karşı vali beyle görüşecektik. Kendisi dışarıda olduğu için yardımcısıyla görüştük. Bize bunun olmayacağı söylendi. Yerleşim alanımıza 150 metre mesafede. Bir de çevre köylere su veriyoruz. Bu sondaj kuyularının taş ocağıyla bağlantısı var. Taş ocağında bir tane dinamit atılsa birçok köy susuz kalacak. Ruhsat için başvurulmuş, süreç bekleniyor. Biz şiddetle itiraz ediyoruz.”
