Ölümcül hastalığa yakalanan genç anne sağlığına kavuşmanın hayalini kuruyor
Atatürk Devlet Hastanesi Beyin ve Sinir Hastalıkları Servisi’nde doktor gözetiminde tutulan Pınar Yılmaz (32), kendisini ameliyat edecek doktorun istediği parayı bulup sağlığına kavuşmak istiyor. Ortaokul 1. sınıfa giden 10 yaşındaki oğlu Berkan Yılmaz’ın fotoğrafına bakarak gözyaşı döken anne Yılmaz, “İyileşmek umuduyla bekliyorum. Ameliyat olursam yüzde 80 iyileşme ihtimalim var. Bu umuda sarılıyorum. Psikolojim bozuldu, sürekli korkarak antidepresan ilaçlarla uyutuluyorum.” ifadesini kullandı. Hastalığını ilk olarak geçen 19 Mayıs günü işyerinde rahatsızlanarak hastaneye kaldırılmasıyla öğrendiğini belirten Pınar Yılmaz, şunları söyledi: “Arkadaşlarım tarafından hastaneye kaldırıldım. Burada doktorlar ilk teşhisi koydular. Daha sonra acilen Ankara Hacettepe Hastanesi’ne sevkim yapıldı. Beyin anjiyografimde teşhis konuldu. Orada çok riskli bir bölgede olduğu için müdahale yapamayacaklarını söylediler. Sadece gözetim altında tutabileceklerini söylediler. Ankara’da Hacettepe ve Gazi Üniversitesi’nde birkaç doktor daha gezdim. Çok riskli bir bölgede olduğu için hiçbir doktor ameliyata yanaşmadı. Yaşımın da genç olduğunu söylediler. Açıkça felçle, ölümle yüz yüze olduğumu söylediler. En son İstanbul’da bir özel hastanede bir doktor ameliyatı kabullendi. Görüntülü bir şekilde ameliyat yapacağını söyledi. Kanama riskinin çok yüksek olduğunu, şu an için kanama riskinin yüzde 80’e düşürmek olduğunu söyledi. Bu süre içerisinde de gözetim altında kalmam gerektiğini söyledi. İstanbul’dan Zonguldak’a geldiğimde geçtiğimiz salı günü tekrar kasılma oldu boynumda. Ağrılarım şiddetlendi. Özel bir hastanenin aciline gittim. Oradan da Atatürk Devlet Hastanesi’ne sevkim yapıldı. 1 haftadır aldığım ilaçlarla ilaç tedavisi görüyorum. Hiç geçmeyen bir baş ağrısı ile yaşıyorum. Sürekli korkarak ve antideprasan haplarla uyutuluyorum. Gezdiğim doktorların hiçbiri bana yüzde 1 bile umut vermezken, özel hastanedeki o doktor yüzde 80’e kadar düşüreceğini söyledi. Bu umutla o ameliyata tüm riskleri göze alarak girmek istiyorum.”
Hastane odasında oğlunun resmine bakarak gözyaşı döken anne Pınar Yılmaz, tekrar eski sağlığıma kavuşup çalışmayı hayal ediyor. Hayal kurmayı özlediğini anlatan Yılmaz, “Şu an tek kurabildiğim hayal. Bir an önce o ameliyata girip o ameliyattan sağlıklı bir şekilde çıkmak istiyorum. Korkularım da var. Ne kadar başarılı geçeceğinden emin değilim. Çünkü büyük bir operasyon olacağını, riskli bir bölgede olduğunu söylediler. Ama ne olursa olsun yüzde 80 dedikleri için bir umut, o ameliyata girmek istiyorum. Bu şekilde yaşamak istemiyorum. Her an her dakika bu korkuyla yaşamaktansa, bir an önce o ameliyata gireyim ve artık ne olursa olsun diyorum.” şeklinde konuştu. Zonguldak Atatürk Devlet Hastanesi Beyin Cerrahi Uzmanı gazetecilere yaptığı açıklamada, “32 yaşında bayan hastamız. Boyunda kollarda ağrı, uyuşukluk ve güç kaybı şikayeti ile yaklaşık 2 ay önce hastanemize başvurdu. Yapılan tetkiklerinde boyun omuriliği içerisinde atar ve toplardamarın patojik akı birleşmesi olduğunu tespit ettik. Hastamızla ilgili merkezlerde tanı ve tedavi girişimleri bulunulmuştur. Ancak henüz tedavi ile ilgili bir aşama kaydedilememiştir. Dış merkezde özel bir hastanede bir cerrahi müdahale planlanmaktadır. Biz de hastayı en son 10 gün önce baş dönmesi ve kollarda uyuşukluk şikâyeti ile yatırdık. Şu anda takip amaçlı gözetim altındadır.” dedi.
Arteriovenöz malformasyon (AVM) doğuştan mevcut olan, atardamar ve toplardamarlar arasında bulunan anormal damarsal yapılardır. Atardamar ve toplar damarlar arasında yumak tarzı anormal gelişim bozukluğu söz konusudur. Damarsal anormallik vücudun her yerinde görülebilir, fakat en sık beyin ve omurilikte yer alır. Sebebi bilinmemektedir. AVM hastalığı, beyin kanaması ve felç riski yanı sıra ölümcül olabiliyor.
21 Temmuz 2015 19:30
Atatürk Devlet Hastanesi Beyin ve Sinir Hastalıkları Servisi’nde doktor gözetiminde tutulan Pınar Yılmaz (32), kendisini ameliyat edecek doktorun istediği parayı bulup sağlığına kavuşmak istiyor. Ortaokul 1. sınıfa giden 10 yaşındaki oğlu Berkan Yılmaz’ın fotoğrafına bakarak gözyaşı döken anne Yılmaz, “İyileşmek umuduyla bekliyorum. Ameliyat olursam yüzde 80 iyileşme ihtimalim var. Bu umuda sarılıyorum. Psikolojim bozuldu, sürekli korkarak antidepresan ilaçlarla uyutuluyorum.” ifadesini kullandı. Hastalığını ilk olarak geçen 19 Mayıs günü işyerinde rahatsızlanarak hastaneye kaldırılmasıyla öğrendiğini belirten Pınar Yılmaz, şunları söyledi: “Arkadaşlarım tarafından hastaneye kaldırıldım. Burada doktorlar ilk teşhisi koydular. Daha sonra acilen Ankara Hacettepe Hastanesi’ne sevkim yapıldı. Beyin anjiyografimde teşhis konuldu. Orada çok riskli bir bölgede olduğu için müdahale yapamayacaklarını söylediler. Sadece gözetim altında tutabileceklerini söylediler. Ankara’da Hacettepe ve Gazi Üniversitesi’nde birkaç doktor daha gezdim. Çok riskli bir bölgede olduğu için hiçbir doktor ameliyata yanaşmadı. Yaşımın da genç olduğunu söylediler. Açıkça felçle, ölümle yüz yüze olduğumu söylediler. En son İstanbul’da bir özel hastanede bir doktor ameliyatı kabullendi. Görüntülü bir şekilde ameliyat yapacağını söyledi. Kanama riskinin çok yüksek olduğunu, şu an için kanama riskinin yüzde 80’e düşürmek olduğunu söyledi. Bu süre içerisinde de gözetim altında kalmam gerektiğini söyledi. İstanbul’dan Zonguldak’a geldiğimde geçtiğimiz salı günü tekrar kasılma oldu boynumda. Ağrılarım şiddetlendi. Özel bir hastanenin aciline gittim. Oradan da Atatürk Devlet Hastanesi’ne sevkim yapıldı. 1 haftadır aldığım ilaçlarla ilaç tedavisi görüyorum. Hiç geçmeyen bir baş ağrısı ile yaşıyorum. Sürekli korkarak ve antideprasan haplarla uyutuluyorum. Gezdiğim doktorların hiçbiri bana yüzde 1 bile umut vermezken, özel hastanedeki o doktor yüzde 80’e kadar düşüreceğini söyledi. Bu umutla o ameliyata tüm riskleri göze alarak girmek istiyorum.”
Hastane odasında oğlunun resmine bakarak gözyaşı döken anne Pınar Yılmaz, tekrar eski sağlığıma kavuşup çalışmayı hayal ediyor. Hayal kurmayı özlediğini anlatan Yılmaz, “Şu an tek kurabildiğim hayal. Bir an önce o ameliyata girip o ameliyattan sağlıklı bir şekilde çıkmak istiyorum. Korkularım da var. Ne kadar başarılı geçeceğinden emin değilim. Çünkü büyük bir operasyon olacağını, riskli bir bölgede olduğunu söylediler. Ama ne olursa olsun yüzde 80 dedikleri için bir umut, o ameliyata girmek istiyorum. Bu şekilde yaşamak istemiyorum. Her an her dakika bu korkuyla yaşamaktansa, bir an önce o ameliyata gireyim ve artık ne olursa olsun diyorum.” şeklinde konuştu. Zonguldak Atatürk Devlet Hastanesi Beyin Cerrahi Uzmanı gazetecilere yaptığı açıklamada, “32 yaşında bayan hastamız. Boyunda kollarda ağrı, uyuşukluk ve güç kaybı şikayeti ile yaklaşık 2 ay önce hastanemize başvurdu. Yapılan tetkiklerinde boyun omuriliği içerisinde atar ve toplardamarın patojik akı birleşmesi olduğunu tespit ettik. Hastamızla ilgili merkezlerde tanı ve tedavi girişimleri bulunulmuştur. Ancak henüz tedavi ile ilgili bir aşama kaydedilememiştir. Dış merkezde özel bir hastanede bir cerrahi müdahale planlanmaktadır. Biz de hastayı en son 10 gün önce baş dönmesi ve kollarda uyuşukluk şikâyeti ile yatırdık. Şu anda takip amaçlı gözetim altındadır.” dedi.
Arteriovenöz malformasyon (AVM) doğuştan mevcut olan, atardamar ve toplardamarlar arasında bulunan anormal damarsal yapılardır. Atardamar ve toplar damarlar arasında yumak tarzı anormal gelişim bozukluğu söz konusudur. Damarsal anormallik vücudun her yerinde görülebilir, fakat en sık beyin ve omurilikte yer alır. Sebebi bilinmemektedir. AVM hastalığı, beyin kanaması ve felç riski yanı sıra ölümcül olabiliyor.
