Diktiği kumaş çantalarla üniversite öğrencilerine burs veriyor
Zonguldak’ın Ereğli ilçesinde yaşayan 63 yaşındaki işçi emeklisi Selahattin Güney, 35 yıldır kişisel uğraşı olan arıcılık ve bal üretimini sürdürüyor. Bal satışı sırasında hem kendisinin hem de diğer arıcıların kullanabilmesi için kumaş çanta dikimine başlayan Güney, satın aldığı jüt kumaşı, ip, kurdele ve nazar boncuklarını kullanarak, evinin balkonunda oluşturduğu mütevazi atölyesinde diktiği kumaş çantalarla, üniversite öğrencilerine burs desteği sağlıyor. Üç yıldır kumaş çanta diktiğini belirten Güney, şu ifadelere yer verdi: “40 yıldır Ereğli’de yaşıyorum, 35 yıldır arıcılık yapıyorum. Yaklaşık 30 yıl da Halk Eğitim Merkezi’nde Zonguldak’ın çeşitli ilçelerinde, Ereğli’nin bütün köylerinde ayrıca Türkiye’nin birçok şehrinde panelist olarak arıcılık kurslarına katıldım, üniversitelerin düzenlediği panellere katıldım. Arıcılığa devam ediyorum. İstediği bölümü kazanan öğrencilere naçizane katkıda bulunabilmek için elimize geçen paralardan ayırmayı planladık eşimle beraber. Sonrasında da naylon poşetlere alternatif olsun diye bez poşet imalatına başladım. Bunları sanal alemde arıcı arkadaşlarımla paylaştığımda çok güzel tepkiler aldık. Talepler gelmeye başladı. Bu yıl üçüncü yıl olacak, üç yıldır fırsat buldukça boş kaldıkça burada çanta dikiyorum. Çok da şık oluyor. Üç yıl içerisinde birkaç öğrencinin içeceği çayına şeker olmaya çalıştık.”
Son iki yıldır da evinin alt katında sirke üretimine başladığını dile getiren Selahattin Güney, sirkelerin satılmasıyla elde edilen gelirin de yine üniversite öğrencilerine ulaşacağını söyledi. Kendisinin ortaokul ve lise eğitimini dışarıdan tamamladığını, son üç yıldır da üniversite sınavına girdiğini dile getiren Güney, diktiği kumaş çantalara yalnızca bölgeden değil, Türkiye’nin her yerinden talep geldiğini ifade etti. Güney, şöyle dedi: “Türkiye’nin her tarafından talepler var. Böyle fırsat buldukça oturup beş çanta, on çanta… Hep inşallah bugün yağmur yağarsa dışarıda işim olmaz, burada oturup bol bol çanta dikerim diye de dua ettiğimiz günler oluyor. Ben okuyamadıysam, okuyanların okumasına yardımcı olmaya çalışıyoruz.”
04 Ekim 2019 18:01
Zonguldak’ın Ereğli ilçesinde yaşayan 63 yaşındaki işçi emeklisi Selahattin Güney, 35 yıldır kişisel uğraşı olan arıcılık ve bal üretimini sürdürüyor. Bal satışı sırasında hem kendisinin hem de diğer arıcıların kullanabilmesi için kumaş çanta dikimine başlayan Güney, satın aldığı jüt kumaşı, ip, kurdele ve nazar boncuklarını kullanarak, evinin balkonunda oluşturduğu mütevazi atölyesinde diktiği kumaş çantalarla, üniversite öğrencilerine burs desteği sağlıyor. Üç yıldır kumaş çanta diktiğini belirten Güney, şu ifadelere yer verdi: “40 yıldır Ereğli’de yaşıyorum, 35 yıldır arıcılık yapıyorum. Yaklaşık 30 yıl da Halk Eğitim Merkezi’nde Zonguldak’ın çeşitli ilçelerinde, Ereğli’nin bütün köylerinde ayrıca Türkiye’nin birçok şehrinde panelist olarak arıcılık kurslarına katıldım, üniversitelerin düzenlediği panellere katıldım. Arıcılığa devam ediyorum. İstediği bölümü kazanan öğrencilere naçizane katkıda bulunabilmek için elimize geçen paralardan ayırmayı planladık eşimle beraber. Sonrasında da naylon poşetlere alternatif olsun diye bez poşet imalatına başladım. Bunları sanal alemde arıcı arkadaşlarımla paylaştığımda çok güzel tepkiler aldık. Talepler gelmeye başladı. Bu yıl üçüncü yıl olacak, üç yıldır fırsat buldukça boş kaldıkça burada çanta dikiyorum. Çok da şık oluyor. Üç yıl içerisinde birkaç öğrencinin içeceği çayına şeker olmaya çalıştık.”
Son iki yıldır da evinin alt katında sirke üretimine başladığını dile getiren Selahattin Güney, sirkelerin satılmasıyla elde edilen gelirin de yine üniversite öğrencilerine ulaşacağını söyledi. Kendisinin ortaokul ve lise eğitimini dışarıdan tamamladığını, son üç yıldır da üniversite sınavına girdiğini dile getiren Güney, diktiği kumaş çantalara yalnızca bölgeden değil, Türkiye’nin her yerinden talep geldiğini ifade etti. Güney, şöyle dedi: “Türkiye’nin her tarafından talepler var. Böyle fırsat buldukça oturup beş çanta, on çanta… Hep inşallah bugün yağmur yağarsa dışarıda işim olmaz, burada oturup bol bol çanta dikerim diye de dua ettiğimiz günler oluyor. Ben okuyamadıysam, okuyanların okumasına yardımcı olmaya çalışıyoruz.”